Güncelleme Tarihi:
7 İSİM DAHA CEZAEVİNDEN ÇIKTI / FOTOGALERİ
Ergenekon Davası sanıklarından Tuncay Özkan, emekli albay Levent Göktaş ve Sedat Peker'in ardından Avukat Kemal Kerinçsiz, emekli albay Dursun Çiçek, eski özel harekatçı İbrahim Şahin ile Danıştay saldırısı faili Alparslan Arslan hakkında tahliye kararı çıkmıştı. Mahkeme Kerinçsiz'e yurtdışı yasağı koydu.
ALPARSLAN ASLAN' TAHLİYE AMA...
Danıştay cinayetinin faili Alparslan Arslan’ın tutukluluk süresi 5 yılı geçtiği gerekçesiyle tahliyesine karar verildi. Ancak Alparslan Arslan hakkında Sincan Asliye Ceza Mahkemesi’nden kesinleşmiş 3 yıl 4 ay ve Silivri Adliyesi’nden başka bir cezası olmak üzere toplam 4 yıl 2 ay kesinleşmiş cezasının olduğu öğrenildi. Bu nedenle Alparslan Arslan’ın cezaevinden çıkamayacak.
YURT DIŞI ÇIKIŞ YASAĞI, KARAKOLA İMZA
Öte yandan öğlen saatlerinde Alparslan Arslan hakkında tahliye kararı veren İstanbul 6. Ağır Ceza Mahkemesi Arslan hakkında yurtdışına çıkış yasağı koyarak, haftada 3 gün ikametgahına en yakın kolluk biriminde imza vermesine hükmetti.
TAHLİYE DALGASI
Akşam saatlerinde de tahliye dalgası devam etti. Yalçın Küçük'ün ardından Teğmen Mehmet Ali Çelebi, Hasan Iğsız, Şener Eruygur, Merdan Yanardağ ve Alaaddin Sevim hakkında da tahliye kararı çıktı.
GÖKTAŞ, KERİNÇSİZ, SEDAT PEKER, YALÇIN KÜÇÜK ve İBRAHİM ŞAHİN CEZAEVİNDEN ÇIKTI
Tahliye edilen emekli Albay Levent Göktaş, Kemal Kerinçsiz, Sedat Peker, Yalçın Küçük ve İbrahim Şahin, cezaevinden çıktı.
PERİNÇEK CEZAEVİNDEN ÇIKTI
Ergenekon Davası'ndan tahliye olan İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek, Silivri Cezaevi'nden çıktıktan sonra gazetecilere açıklama yaptı. Perinçek, sözlerine, "Bizleri Ergenekon'a hapsettiler, Türkiye'yi bölmek için. Ve şimdi Ergenekon'dan çıkıyoruz. Türkiye'yi birleştireceğiz. Bizi Ergenekon'a hapsettiler, Cumhuriyet'i yıkmak için, Türkiye'yi şeyhler, müritler, dervişler, meczuplar, cemaatler ülkesi haline getirmek için. Şimdi Ergenekon'dan çıkıyoruz. Cemaatlerin, tarikatların kökünü kazıyacağız. Cumhuriyet'i ayağa kaldıracağız" diye başladı.
"KAHROLSUN CUMHURİYET DÜŞMANLARI"
Yalçın Küçük Silivri Cezaevi'nden ayrıldı. Küçük cezaevi çıkışında açıklama yaptı. Küçük'ün ilk sözleri, "Yaşasın cumhuriyet, yaşasın emekçi cumhuriyet, yaşasın aydın cumhuriyet, kahrolsun cumhuriyet düşmanları" oldu. Küçük, "İlker Paşa hazretleri çıktı. Çıkarken, kin ve nefret duymadığını söyledi. Doğrudur. Tuncay Özkan arkadaşımda çıktı bugün öğleden sonra, akşam üzeri. Kin ve nefret duymadığını söyledi. Doğrudur" dedi.
TÜRKİYE KURTULUŞ SAVAŞI YILLARINI YAŞIYOR
Ergenekon Davası'ndan tahliyesine karar verilen eski Özel Harekat Dairesi Başkanvekili İbrahim Şahin Silivri Ceza İnfaz Kurumları Kampusu çıkışından basın mensuplarının sorularını yanıtladı. İbrahim Şahin, "Emekli genelkurmay başkanımızın söylediği gibi Türkiye 1921 Kurtuluş Savaşı yıllarını yaşıyor. Buna inanıyorum. Burada olduğum için devlete küsmüyorum. Bugünler gelip geçecek inşallah" dedi. Şahin, "Devlet hayatında bu tür yargılamalar olur. Biz devlete küsmüyoruz. Şuna inanıyorum. Daha önce genelkurmay başkanlarımızda aynı şeyi söyledi. Türkiye çok zor bir dönemeçten geçiyor. Bunun için bütün insanlarımızın çok dikkatli olması lazım. Önemli olan devletin, Türkiye'nin yaşaması. Başka söyleyecek bir şeyim yok. Bugüne kadar nasıl mücadele yaptıysak, bugünden sonrada o mücadeleye devam edeceğiz. Buna emin olun" ifadelerini kullandı. - Serpil KIRKESER - Kamera: Mehmet AKTARAN İstanbul DHA
SEDAT PEKER'DEN AÇIKLAMA
Ergenekon Davası kapsamında tutuklu olan Sedat Peker tahliye oldu. Peker, Silivri Cezaevi çıkışında kısa bir açıklama yaptı. Peker, "Bildiğiniz üzere 10 yıldır cezaevindeyim. Bu 10 sene süre zarfında ülkemizde pozitif yönde olan gelişmeleri, değişmeleri takip edebildim" dedi.
Sedat Peker, şöyle devam etti: "Kendimle ilgili hissiyatım bu gelişmelere ve değişmelere uyum sağlayabileceğim, ayak uydurabileceğim yönündedir. Takdir edersiniz ki 10 yıl içinde birçok yeni ülkeler kuruldu, birçok ülkeler de yıkıldı. Gördüğünüz üzere ben hâlâ hem ruhen, hem bedenen hayattayım ve dimdik ayaktayım. Bundan sonra mücadelemize, hayat yaşamımıza, ülkemizdeki pozitif olan gelişmelerle beraber uyum sağlayarak devam edeceğiz. Cezaevlerinde bulunan tüm kader mahkumlarının, tabii ki ırz düşmanları ve zalim olanlar değil, gerçekten haksız şekilde cezaevinde yatan bütün insanların çoluklarına, çocuklarına, ailelerine kavuşmalarını tüm kalbimle yüce Allah'tan diliyorum." - Mehmet AKTARAN - İbrahim AKTÜRK - Faruk Kahraman / İstanbul DHA
KERİNÇSİZ'DEN AÇIKLAMA
Ergenekon Davası kapsamında tutuklu olan avukat Kemal Kerinçsiz, Silivri Cezaevi'nden tahliye oldu. Kerinçsiz, cezaevi çıkışında açıklama yaparak, "2006 yılında başlayan Oslo görüşmeleri ile hemen akabinde 2007 yılında Mayıs ayında başlayan Ergenekon süreci, bilahare esas 2 hedefe yönelmiştir. Aslında hedef Türk devletini çökermektir, bitirmektir. Bütün kurumlarıyla beraber tasfiye etmektir" dedi.
DURSUN ÇİÇEK TAHLİYE OLDU AMA CEZAEVİNDEN ÇIKAMAYACAK
Emekli albay Dursun Çiçek hakkında da tahliye kararı verildi. Balyoz Davası'ndan hükümlü Çiçek, cezaevinden çıkamayacak.
DURSUN ÇİÇEK KİMDİR?
Çiçek, 2004 yılında Genelkurmay Bilgi Destek Dairesine atandı ve Genelkurmay Karargâhında çalışmaya başladı. 2008 Nisan ayında Taraf gazetesinde yayınlanan Mart 2006 tarihli sivil toplum kuruluşları andıcının Albay Çiçek'e ait olduğu iddia edilmişti. 73 sayfalık andıçta pek çok sivil toplum kuruluşuna ilişkin suçlamalar yer alıyordu.
Ergenekon zanlısı Mustafa Levent Göktaş'ın yine aynı soruşturma kapsamında tutuklanan avukatı Serdar Öztürk'ün ofisinde ele geçirilen ve 12 Haziran 2009'da Taraf gazetesinde manşetten verilen "İrticayla Mücadele Eylem Planı" başlıklı belge ile Çiçek yeniden gündeme geldi. Dursun Çiçek'in imzaladığı ileri sürülen belge Adalet ve Kalkınma Partisi ile Gülen hareketine yönelik "komplo ve yıpratma planları" içermekteydi.[6] Haberden birkaç gün sonra Genelkurmay yaptığı basın açıklamasında "konunun ciddi görülmesi üzerine, aynı gün derhal Genelkurmay Askeri Savcılığına konunun bütün boyutlarıyla soruşturulması emri verildiğini ve belgenin Genelkurmay Başkanlığı'nın herhangi bir biriminde hazırlandığına ilişkin bir kanaate ulaşamadığını" duyurdu. 2009 Ekim ayında Genelkurmay Karargahı'nda çalıştığı belirtilen bir subay tarafından eylem planının ıslak imzalı orijinali olduğu söylenen belge bir ihbar mektubuyla beraber soruşturmayı yürüten savcılara gönderildi. Daha önce üç adli tıp uzmanı tarafından incelenen belge Çiçek'in talebi üzerine üst kurula gönderildi. Adli Tıp Genel Kurulu, 5 Şubat 2010 günü 4'e karşı 7 oyla imzanın Dursun Çiçek'e ait olduğuna karar verdi.
Çiçek, hakkında düzenlenen "Ergenekon iddianamesi" İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından 29 Nisan 2010 günü kabul edildi. İddianamede "Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs etmek" ile suçlanan albay Çiçek için ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istendi. Aynı gün İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından hakkında yakalama kararı çıkarılan Çiçek, ertesi gün İstanbul Adliyesine gelerek teslim oldu ve üçüncü kez tutuklandı. 21 Eylül 2012'de sona eren Balyoz davasında 16 yıl hapis cezası aldı.
ESKİ ÖZEL HAREKATÇI ŞAHİN'E DE TAHLİYE
1. Ağır Ceza Mahkemesi, eski özel harekatçı İbrahim Şahin için tahliye kararı verdi.
HAKLARINDA YARIN KARAR VERİLECEK
2. Ağır Ceza Mahkemesi, Tuncer Kılınç, Mehmet Eröz, Serdar Öztürk ve Aykut Metin Şükre'nin tahliye taleplerini yarın görüşecek.